AKIL HASTALIĞI NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI NASIL AÇILIR ?

Mutlak evlenme engeli olan akıl hastalığı 4721 sayılı ürk Medeni Kanunu’nun 165 İnci maddesi hükmüne göre özel bir boşanma sebebi ve nispi bir boşanma sebebi olarak düzenlenmiştir .Eşlerden biri akıl hastası olup bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir .4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun sadece iyileşmesi olanaksız akıl hastalıklarını boşanma sebebi olarak kabul etmiştir .

Akıl hastalığı iyileşebilir cinstense hastalık kaç yıl sürmüş olursa olsun başkaca bir kanıt toplamadan daha derhal reddedilmelidir. Akıl hastalığı sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için sağlık kurulu konu ile ilgili uzmanları barındıran bir kurul olmalıdır .Yargıtay’ın bu yönde vermiş olduğu 2. Hukuk dairesinin 29 04 2010 tarihli 2009 /5912 esas sayılı 2010/ 86 23 karar sayılı dosyada davalının akıl hastalığının Davacı eş için müşterek hayatı çekilmez hale getirdiği kanıtlanmamış ise  davanın reddi gerekir şeklinde kararı mevcuttur yine aynı şekilde akıl hastalığı sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için davalının hastalığının geçmesine olanak bulunup bulunmadığı Bu yüzden ortak hayatını diğer eş için çekilmez hal alıp almadığı araştırılıp ona göre karar verilmesi gerekir Aksi halde davanın reddi gerekir aynı zamanda akıl hastalığı nedeni ile açılan boşanma davasında şiddetli geçimsizliğe dayanılarak boşanmaya karar verilemez

Akıl Hastalığı nedeniyle Boşanma davasın da görevli mahkeme, aile mahkemesidir Eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması mutlak butlan sebebidir.Akıl hastaları, evlenmelerinde tıbbi sakınca bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla anlaşılmadıkça evlenemezler

Boşanmada yargılama, aşağıdaki kurallar saklı kalmak üzere Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa tabidir

1-) Hakim, boşanma veya ayrılık davasının dayandığı olguların varlığına vicdanen kanaat getirmedikçe, bunları ispatlanmış sayamaz.

2-) Hakim, bu olgular hakkında gerek resen, gerek istem üzerine taraflara yemin öneremez.

3-) Tarafların bu konudaki her türlü ikrarları hakimi bağlamaz.

4-) Hakim, kanıtları serbestçe takdir eder.

5-) Boşanma veya ayrılığın fer’i sonuçlarına ilişkin anlaşmalar, hakim tarafından onaylanmadıkça geçerli olmaz.

6-) Hakim, taraflardan birinin istemi üzerine duruşmanın gizli yapılmasına karar verebilir.

Akıl hastalığı nedeniyle  Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır

Akıl Hastalığı nedeniyle boşanma sebebi ispatlanmış olursa, hakim boşanmaya veya ayrılığa karar verir. Dava yalnız ayrılığa ilişkinse, boşanmaya karar verilemez. Dava boşanmaya ilişkinse, ancak ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunduğu takdirde ayrılığa karar verilebilir

Akıl Hastalığı nedeniyle  Boşanma halinde kadın, evlenme ile kazandığı kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce dul idiyse hakimden bekarlık soyadını taşımasına izin verilmesini isteyebilir

Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hakim, kocasının soyadını taşımasına izin verir. Koca, koşulların değişmesi halinde bu iznin kaldırılmasını isteyebilir
Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz

T.C YARGITAY 
2.Hukuk Dairesi 
Esas: 2007/ 6730
Karar: 2008 / 4453
Karar Tarihi: 31.03.2008

ÖZET: Mahkemece davalıda bulunan akıl hastalığının ortak hayatı diğer eş için çekilmez hale getirecek nitelikte olup olmadığı ve hastalığın geçmesine olanak bulunup bulunmadığını resmi sağlık kurulu raporuyla tespit etmek, delilleri hep birlikte değerlendirip sonucu uyarınca karar verilmelidir.

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar: Eşlerden biri akıl hastası olup da, bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla, bu eş boşanma davası açabilir (TMK 165). Mahkemece bu konuda rapor alınmadığı gibi, mahkemenin kararında belirttiği İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 01.12.2006 tarihli yazısı, davalının hastanede tedavi gördüğü 13.09.2004 – 12.10.2004 dönemine ait verilere dayanmaktadır. Bu yazı hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece yapılacak iş, davalıda bulunan akıl hastalığının ortak hayatı diğer eş için çekilmez hale getirecek nitelikte olup olmadığı ve hastalığın geçmesine olanak bulunup bulunmadığını resmi sağlık kurulu raporuyla tespit etmek, delilleri hep birlikte değerlendirip sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir. Bu yönler üzerinde durulmadan eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

Sonuç: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 31.03.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.

Avukat Doğan İPEK

Yorum Yap

Arayın